Gizemli Yolculuklar Serisi

Gizemli Yolculuklar serisi on kitaptan oluşuyor. Her kitapta merak uyandıran, alışılmışın dışında fantastik bir macera anlatılıyor. Her fantastik macerayla çocukların hayal güçleri daha çok gelişip entelektüel yönleri güçlenecek. Fantastik olayların heyecanıyla çocuklar zevk alarak iyiyi, kötüyü, kuralları, doğayı sabırlı ve kararlı olmayı, öğrenecekler. Güz'ün maceralarıyla robotik bilimine merak saracak, tablonun içinden kurtulabilmek için şifreleri çözmeye çalışacaklar. Sarmaşık dış görünüşün önemli olmadığını, Dilek ise yaşadığı garip gün ile kuralların güvenliğimiz için önemli olduğunu hatırlatacak.

Sesli Kitaplar

10 Kitap + Değerlendirme Eki

Gezgin Güz

Güneş, Demirkent'e tüm şehirlerden önce doğmuştu. Ne yazık ki bu güzel güneşi selamlayacak hiç kimse yoktu. Şehir terk edilmiş gibi sokaklar bomboştu. Tabii ki bu Güz ve birkaç ay önce yaptığı robot atı için sorun değildi. Çünkü Güz'ün aklında sadece yapmayı planladığı yeni robotlar vardı. Bu esmer kız ve atı zamanla robotlar arasında bir efsaneye dönüşecekti.

Yayınlayan : Üçgen Yayıncılık
Yazar : Asude Gündüzhev
Resimleyen : Sevgi Mülayim
Seslendirme : Ahmet Can Düz
Sayfa Sayısı : 64 sayfa
Baskı Cilt : Bristol Kapak - 1. Hamur
Ebat : 13,5 cm x 19,5 cm
ISBN : 978-625-7345-05-7

Hayal Ustası

Güliz, asla asla diye haykırdığında asla kelimesi defalarca odanın içinde yankılandı. Hatta bahçeye daha da uzaklara yayıldı. Güliz, başarının çok çalışmaktan ve sabretmekten geçtiğini bilmiyordu. Bilmediği bir şey daha vardı. Çok uzaklarda bir yerlerde küçük bir ışık yavaş yavaş canlılığını kaybetmeye başlamıştı.

Yayınlayan : Üçgen Yayıncılık
Yazar : Rüya Gündüzhev
Resimleyen : Sevgi Mülayim
Seslendirme : Ahmet Can Düz
Sayfa Sayısı : 64 sayfa
Baskı Cilt : Bristol Kapak - 1. Hamur
Ebat : 13,5 cm x 19,5 cm
ISBN : 978-625-7930-98-7

İki Mevsim Bir Ülke

Belki de bu sınırların ardında görmesi gereken başka yerler başka insanlar vardı. Yaşlı adam, karar vermeliydi ya vazgeçip evine dönmeli yaşamına kaldığı yerden devam etmeli ya da hep merak ettiği dağların ardını görmeliydi.

Sarmaşık'ın Erikleri

Sarmaşık, kendini hiçbir zaman devlerin şehrini ait hissetmemişti. O yemyeşil ağaçların, mis kokulu çiçeklerin olduğu bir yerde yaşamak istiyordu. Ne zaman arkadaşlarına bundan bahsedecek olsa ona bir dev gibi davranmasını tavsiye edip alay ediyorlardı. Elbette dev olduğu için hayalinden vazgeçecek değildi.

Vişhu'nun Renkleri

Yaşlı Ozo "Önceden Dünya denen bir gezegende yaşıyorduk. Öğretmenleriniz bundan bahsetmiştir. Bizden önceki insanlar Dünya'yı iyi kullanmamışlardı. Tüm ülkeler, hatalarımızı düzeltmeye çalışmak yerine yeni bir gezegen bulup Dünya'yı kaderiyle baş başa bırakmaya karar verdiler. Ben o zamanlar uzay istasyonunda çalışan genç bir astronottum." diye anlatmaya başladı.

Zaman Yolcusu

CC001, zaman makinesi ile beni kendi dönemi bırakırken uzunca bir süre yüzüme baktı. "Aslında hafızanı silmem gerekiyor fakat bunun senin için pek iyi olacağını sanmıyorum. Ayrıca birkaç ağaç için gelecekte nasıl çaba harcadığımızı, suyu damla damla tükettiğimizi, çoğu meyvenin tadını bilmediğimizi hatırlamanı istiyorum. Hatırla ki doğaya sahip çık." dedi.

Garip Bir şey Oldu - 1

Mor saçlı kız, tüm uyarılara rağmen çölün ortasında hâlâ kavga eden yumurtalara hayretle bakıyordu. "Şiddetin asla çözüm olmadığını ve kendilerine zarar verdiğini neden fark edemiyorlar. Böyle devam ederse yumurtaların nesli tükenecek. Bu da kaktüslerin işine yarayacak." diye düşündü.

Garip Bir şey Oldu - 2

Tüm bu yaşadıkları mor saçlı kıza büyük bir ders olmuştu. Elbette bisiklet sürmeyi bırakmadı ama artık kurallara uyuyor ve bisikleti hızlı kullanmamaya dikkat ediyordu. Kaskı, dizliği ve dirsekliği ayrılmaz parçası olmuştu. Sevdiklerini üzmeye hakkı olmadığını düşünüyordu.

Tablo 1

Zavallı kadın kendini çok eski, siyah beyaz bir filmin içinde gibi hissediyordu. Bir de şu anlamsız cümleler kuran kızıl saçlı tuhaf adam yok mu, onu daha çok korkutmuştu. Bir an önce buradan kurtulmalıydı. Fakat hangi yöne giderse gitsin uçsuz bucaksız bir sis etrafını çevreliyordu. Ne geldiği yolu, ne de onu yolda bırakan otomobilini bulabiliyordu.

Tablo 2

Her şey savrulup birbirine karışıyordu. Son anda kapıya tutunabilmişti ama daha fazla dayanamıyordu. Biraz sonra sarsıntı yavaşladı ve durdu. Neler olduğunu anlayamamışlardı. Özgür "Bu da neydi böyle?" dedi şaşkındı. Acaba buldukları ipuçları onları sıkıştıkları bu tablodan çıkarabilecek miydi?